Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, İstanbul'da DAB+ teknolojisi ile 448 yeni radyo frekansı sağlandığını açıkladı. Bu yeni dönem, dijital radyo yayıncılığında önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. DAB+ teknolojisi, parazitlerden arındırılmış net bir ses deneyimi sunarak, aynı frekansta birden fazla radyo kanalını barındırma kapasitesine sahip. Bu sayede, İstanbul'da radyo yayıncılığına yeni bir soluk getiriliyor.
Dijital Ses Yayını Plus (DAB+) teknolojisi, radyo yayıncılığında devrim niteliğinde bir yenilik olarak öne çıkıyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, bu teknolojinin frekans verimliliğini artırdığını ve parazitlerden arındırılmış bir ses deneyimi sunduğunu belirtti. DAB+ ile birlikte, İstanbul'da mevcut olan boş frekans sorunu ortadan kaldırıldı.
Bakan Uraloğlu, “Artık DAB+ yayınlarına başlamamızla bu durumu ortadan kaldırdık. Bu yeni teknoloji sayesinde gelen taleplere göre 448 yeni frekans sağlayabileceğiz.” diyerek, DAB+ teknolojisinin önemini vurguladı. Bu teknoloji, hem kamu hem de özel sektörde 12 radyo kanalının hizmete girmesine olanak tanıyor.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı, radyo yayıncılığının Türkiye'deki tarihine de değindi. 1927 yılında başlayan radyo serüveninin, 98 yıldır kesintisiz devam ettiğini belirtti. Radyo, başlangıçta sadece bir eğlence aracı olarak görülse de zamanla kültür ve sanatın gelişmesine katkı sağlamaya başladı.
Bakan Uraloğlu, “Radyo yayınları, 1964’te Türkiye Radyo Televizyon Kurumu’na devredilerek, milli bilincin aşılanması gibi önemli rolleri de üstlenmeye başladı.” ifadelerini kullandı. Radyonun, toplum üzerindeki etkisi ve gücü, tarih boyunca birçok önemli olayda kendini göstermiştir.
DAB+ teknolojisi, enerji verimliliği açısından da önemli avantajlar sunuyor. Uraloğlu, DAB+ sisteminin analog sistemlere göre %90 oranında enerji tasarrufu sağladığını belirtti. Bu durum, karbon emisyonlarını azaltarak çevre dostu bir yayıncılık imkanı sunuyor.
2018 yılında hizmete açılan Çamlıca Kulesi, DAB+ teknolojisinin uygulanmasında önemli bir rol oynuyor. Uraloğlu, “Çamlıca Kulesi sayesinde dünyada ilk defa bir haberleşme kulesinden aynı anda 100 adet FM radyo yayını yapabilme kapasitesine sahip olduk.” dedi. Bu kule, İstanbul'un siluetine modern bir dokunuş yaparak, yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı haline geldi.
Bakan Uraloğlu, Çamlıca Kulesi'nin elektromanyetik alan değerinde %15 iyileşme sağladığını belirterek, bölge sakinlerine daha sağlıklı bir yaşam sunduklarını ifade etti. Bu durum, DAB+ teknolojisinin sadece bir yayıncılık aracı değil, aynı zamanda çevresel bir çözüm sunduğunu gösteriyor.
DAB+ teknolojisi, yalnızca bir radyo yayını teknolojisi değil, aynı zamanda eğitim ve eğlence için de önemli bir kaynak olma potansiyeline sahip. Uraloğlu, “DAB+ teknolojisi, savunma sanayinde de birçok faydaya imkan sağlamaktadır.” diyerek, bu teknolojinin gelecekteki önemine dikkat çekti.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı, DAB+ yayınlarının başlangıcını butona basarak verdi. “Radyoculuğun sürekli devam edeceğine inanıyorum. Çok daha net, parazitsiz, sesle beraber görsellerin de aktarıldığı DAB+ ülkemiz ve insanımız için hayırlı olsun.” diyerek, bu yeni dönemin hayırlı olmasını diledi.